Hafıza bozukluğu aslında beynin faydalı bir özelliğiymiş

0

Toronto Üniversitesi’nden bilim adamlarının açıklamalarına göre, kısa bellek aslında hayırlı bir özellikmiş.

Onlara göre kısa hafıza beynin, bilgi fazlalığına karşı sağlıklı tepkisidir. Öyle ki, gerekli verilerin eklenmesi için eski ve gereksiz bilgiler beyinden silinir. Eğer sık sık kendi cep telefonu veya araba anahtarınızı evde unutuyorsanız, o zaman bunu yaşlılıkla ilişkilendiren akrabalarınıza kulak asmayın. Bu, yaşlılık değil. Bu, beynin, dahili bellek hacmini temizlemesi özelliğiymiş. Böyle bir kanaate varan bilim adamlarının fikrince bellek daha net bilgiyi değil, gelecekte doğru kararlar almaya yardımcı olacak daha yararlı bilgileri saklı tutar. Bilim adamları farkettiler ki, belirli bir süre sonra hafıza işlevinden sorumlu olan sinir ağları zayıflıyor, yeni nöronlar ise artık varolan anıların yerine diğerlerini yazıyorlar. Bu, insanın yeni duruma alışması için yapılır. Fareler üzerinde yapılan deneylerden biri göstermiş ki, eğer farelerin eski anıları silindiği zaman, onlar yeni labirintde çıkışı daha çabuk buluyorlar.
Çevrede değişikliklerin çok hızlı bir şekilde gerçekleşmesi ile birlikte eski olguları da aynı hızla unutmak gerekir. Hafıza bozukluğunun diğer bir nedeni ise genellemedir. Öyle ki, en son herhangi bir kafeye giden biri kafede geçirilmiş hoş bir zamanın bütün detaylarını hatırlamak, beyin için anlamsızdır. Aksine o kafeye bir daha gidip gitmemeye karar vermek için kısa izlenim anında yaşanılmış heyecanı özetlemek gerekir. Bunların hepsi ise beyindeki hafıza kapasitesinin etkin kullanımı için tasarlanmıştır. “Beyninizin, birbiriyle uyuşmayan en küçük detaylar hakkında anıları bellekte saklanılabileceği bir dünyada yaşamak zor olurdu. Bu, en doğru kararın kabul edilmesinde zorluklar yaratacaktı. Biz, çeşitli yarışmalarda yer alan ve çeşitli olguları bilen insanları idealleştiririz. Fakat hafızanın muhteviyatı, 1972 yılında Stanley Kupasının kim tarafından kazanıldığını hatırlamak değil, aksine hafızanın esas özelliği bizi, doğru kararlar alan akıllı bireyler haline getirmektir. Gereksiz bilgileri unutmadan buna ulaşmak ise çok tumturaklı bir meseledir “- diye bilim adamlarından biri belirtti.